Küçük yaşta kimsesiz kalmış Kerim. Babası annesini terk edip gidince, annesinin intiharıyla yapayalnız kalmış hayatta. Komşuları Ebe Nine sahiplenmiş onu, kendi çocuğu gibi bağrına basmış, yanından bir an olsun ayırmamış. Kerim lise mezunu, hayatını bir an önce kazanabilmek için üniversiteye gitmeyi düşünmemiş bile. Galip Usta'nın demir atölyesinde çalışıyor. Denizden, balıkçılıktan da anlıyor, beldedeki bütün gençler gibi. Kerim de sessiz sakin saygılı çevresinde sevilen bir genç. Beldeye gelen turist kızlarla yaz aşkları yaşasa da, gerçek anlamda bir ilişkisi olmamış bugüne kadar. Büyük hayalleri yok, hayattan büyük beklentileri yok, oradan ayrılmayı düşünmemiş hiç. Belli sınırlar içinde yaşayıp gideceğini biliyor, büyük hırsları yok. Annesinin intiharı travması Kerim'in. İçine kapanık bir çocuk aslında. Duygularını kayıklara yazdığı yazılarda ifade ediyor, içindekileri döküyor. Bütün kadınların beğeneceği bir tip. Yakışıklı.. Yazdan yaza bir araya geldiği çocukluk arkadaşları Selim Erdoğan ve Vural'dan, gerek duruşu gerek giyim kuşamıyla hemen ayırt ediliyor. (Onlar gibi marka giyinmiyor mesela). Bütün kış uzak kaldığı arkadaşları geldiğinde Kerim'in hayatı renkleniyor. Onlarla birlikte vakit geçirirken çocukluğuna dönüyor sanki. Değerlerine bağlı bir genç. Arkadaşlık onun için önemli. Her yaz buluştuklarında Kerim için kaldıkları yerden başlıyor, arkadaşlarının zaman içinde ondan ne kadar uzaklaştıklarını, çocukken fark edilmeyen sınıf farkının büyüdükçe nasıl açıldığını görse de bunu, dostluklarının daha önemli olduğunu düşünüyor, buna inanıyor. Arkadaşlarıyla birlikte tecavüz olayına karışmasıyla Kerim'in de hayatı alt üst olur. Çocukken yaşadığı travmanın üzerine bir yenisi daha eklenir. Büyük utancı ona hayatının en büyük fedakarlığını yaptırır.. Kerim Fatmagül'le evlenmeyi kabul eder. Ama ne suçluluk duygusu ne de Mustafa'nın büyük öfkesi hiçbir zaman peşini bırakmayacaktır.